Mehr lesen
Eger trajediden sonra fars geliyorsa, farstan sonra ne geliyor Hakikat-sonrasi siyaset, günümüz toplumlarinin cok büyük bir sorunu; fakat utanc-sonrasi siyaset de öyle. Bu cifte bela Solun sanatci ve elestirmenlerini nasil bir konumda birakiyor Kendi celiskilerini reddeden hegemonik bir düzenin foyasi nasil ortaya cikarilabilir Utanmak nedir bilmeyen bir siyasi seckinler grubu nasil kücük düsürülebilir veya absürt olandan beslenen liderlerle nasil dalga gecilebilir Alfred Jarrynin cocuk canavari Übü Babayi kendine örnek aliyormus gibi görünen bir devlet baskani, bir Dada figürü olmaktan nasil cikarilabilir Dahasi halihazirda öfke ve hiddetten beslenen bir medya ekonomisine daha fazlasini eklemenin bir mantigi var midir
Hal Foster kitabinda tüm bu sorulara ve daha fazlasina cevaplar ariyor. Savas, terör, gözetim rejimi ile korkunc esitsizlik, iklim felaketi ve medyada yasanan bozulma karsisinda sanat, elestiri ve kurmaca alaninda yasanan degisimlere dair yaptigi degerlendirmelerini bizlerle paylasiyor. Trump ile sembollesen mevcut kasvetli dönemin kültürel kritigini incelikli ve nüansli bir bicimde ortaya koyuyor. Jacques Derrida, Giorgio Agamben ve Walter Benjamin gibi düsünürlerle de derinlikli bir diyaloga giriyor. Umudu elden birakmayan Foster, kiskirtici sanatsal müdahalelerin hala mümkün olduguna bizleri ikna ediyor.
