Read more
Sanayilesme sonrasinda Avrupa toplumlarinin bunalimlarini anlamak icin dogan sosyolojinin bir alt alani olarak 19. yüzyilin sonlarinda ortaya cikan egitim sosyolojisi, bireyi hemen her bakimdan sarip sarmalayan toplumsal yapi ve kurumlar ile egitim sisteminin kesistigi noktada bireye nerede durduguna dair bir anlam dünyasi sunar. Egitim sosyolojisinin bu gercekligi, son yüzyilin önemli pedagojik farkindaliklarindan biri olmus, bu bilim alani önemli derslerden ve arastirma sahalarindan biri haline gelmistir. Bu bakimdan sadece ögretmen yetisecek kisilerin degil, egitimle ilgili ayaklari yere saglam basan aciklamalarda bulunacaklarin ve egitim politikasi üreticilerinin ciddi bicimde egitim sosyolojisinden faydalanmalari gerekir.Egitim Fakültelerindeki Egitim Sosyolojisi dersi icin bir rehber ve kaynak metin olmasi amaciyla hazirlanan bu eser, mevcut toplumsal sorunlari egitimle iliskilendirerek, en yeni bilgiler ve canli örneklerle sunmaktadir. Toplumsal sorunlarin sonsuzlugu malumdur. Ancak bunlar arasinda en belirgin olan basliklar 24 konu seklinde Egitim Sosyolojisi dersinde ögretim yili boyunca izlenilen programa uygun bicimde ele alinmis, gerekli kavramsal bilgiler verilmistir. Her konunun girisine derse baslamadan önce arastirma sorulari eklenmis, ders bittikten sonra da konularla ilgili ileri okuma yapmak isteyenler icin de kaynak önerilmistir. Tüm bu özellikler cercevesinde egitim Sosyolojisi kitabi basta egitimciler ve ögretmen adaylari olmak üzere tüm okuyuculara hitap eden bir basvuru kaynagi niteligini tasimaktadir.
