Read more
Asagi yukari Isadan önce 1500 ile 500 yillari arasindaki caga Hindistanda Vedalar Cagi denir. Bu ad, bu cag üzerine bilgilerimizi borclu oldugumuz ve hepsine birden Vedalar denilen ve cagin degisik dönemlerinde, kimlikleri bilinmeyen pek cok yazarin katkisiyla olusmus kutsal metinlerden gelmistir. Veda sözcügü Sanskrit dilinde bilmek anlamina gelen vid kökünden türetilmistir. Anlami bilgelik, bilgi, kutsal yazit, tören bilgisidir. Bir baska anlami ise dogrudan Tanridan gelen veya Tanrilarin ilettigi sözlerdir. Veda ilahilerinin, kitaplarinin, Tanrisal ilhamin etkisindeki bazi peygamberler, ozanlar araciligiyla iletildigi kabul edilir ve kutsal olarak görülürdü.
Baslica dört Veda kitabinin ilk olan Rigveda, insanligin en eski dinsel metinleridir. Rigvedada dört binden fazla ilahi, toplamda ise on bini askin beyit bulunur. Vedaya ait kutsal metinlerde Tanrilara yaranmanin, onlarin güclerini kendi cikarina, yararina uyacak yönde cevirmenin yolu olarak kurban sunmak en önemli dinsel törendi. Rigveda ilahilerinde sürülerin cogalmasi, iyi ürün alinabilmesi, uzun bir yasam sürülmesi gibi, basta Indra olmak üzere, Agniye, Visnuya Suryaya ve Marutlar gibi bircok tanri ve ilahlara yönelmis, yalvarislar, yakarislar, dilek ve övgülerle doludur.
Rigveda ilahileri üzerine yapilmis en önemli calismalarin basinda F. Max Müllerin 1849-1874 yillari arasinda yayinladigi Rigveda Samhitanin alti ciltlik Sanskrit ceviri yorumu bulunur. Hem Hintli hem batili bilginler özgün Rigveda ilahilerin filoloji etkileri dogrultusunda kesinlestirmesi bakimindan bu calismaya hayranliklarini dile getirmislerdir. Daha sonra yapilan Rigveda
cevirileri de F. Max Müllerin bu calismalarini esas almislardir.
Iste elinizde tuttugunuz bu kitapta Rigveda ilahileri icinde önemli yere sahip olan Marut Tanrilari ile birlikte Indraya, Agniye adanmis ilahilerin; o dönemlerde yapilmis calismalara da göndermeler yaparak hem Sanskrit transkripsiyonu, ceviri metni hem de etimolojik, dinsel anlami hakkinda emsalsiz yorumu bulunmaktadir.