Read more
Rüzgarda tohumlari sürüklenir, nereye düsecegini, nereye savrulacagini bilmez. Havada esintiyle süzülür durur. Sonra esinti biter ve karahindiba tohumu topraga düser. Artik evi orasidir. Kökleri topragin derinlerine dogru yolculuga baslarken o da yeserir ve sari cicekler acar. Nerede olursa olsun fark etmez. Bir sonraki tohumunu rüzgar savurana kadar bulundugu yeri güzellestirir. Iste ben de kendimi karahindiba tohumu gibi hissediyorum. Yillar icinde oradan oraya sürüklenecegim ama her sürüklendigim yerde cogalacagim, güclenecegim. Cicekler acarak bulundugum yeri güzellestirecegim.
Cemiyetteki imajina her seyden fazla önem veren zengin bir ailenin, ne kadar istese de ebeveynleri gibi olmaktan kacamayan kizi Zerrin; anne babasini hatirlayamayacak kadar kücük yasta kaybetmis ama hayata her zaman umutlu gözlerle bakan Deniz; Dogulu bir ailenin önce okuyup kendi sesini duyurmak, sonra da dogdugu cografyada ezilenlerin sesi olmak icin yanip tutusan kizi Rojda Farkli sosyal cevrelerden gelen üc genc kizin Istanbulda okuduklari yatili lisede baslayan arkadasliklari, ikisinin birbirinden habersiz ayni erkege asik olmasiyla sirlarin gölgesinde otuz bes yili devirecektir. Peki karanlik sirlar birbiri ardina aciga ciktiginda, sevgileri ve bagliliklari onlari bir arada tutmaya yetecek mi yoksa hayat her birini karahindiba tohumlari gibi baska yerlere mi savuracak