Read more
Yasamak, kendi kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak etinden kemiginden kendi heykelini yapmaktir.
Goethe
Yasadigimiz yüzyil, bilginin sonsuz bir sekilde aktigi ve katlanarak büyüdügü bir yüzyil. Bu bilgi bombardimaninin icinde hepimizin yapmasi gerekense bildigimiz her seye süpheyle yaklasmamizin gerekli oldugu. Bilgelik yasama hic durmadan sorular sormak ve ögrendigimiz her seye süpheyle yaklasmaktan gecer. Bilginin sorgulanmasi bireye yepyeni kapilar acar. Cahil, yani yasama dair hicbir sorgusu ve sorusu olmayan insanlar ise bildikleriyle yetinir ve dogruluklarini hicbir sekilde sorgulamadan, onlara ne söylenirse körü körüne inanirlar. Oysaki insani diger canlilardan ayiran en belirgin özelligi akli ve akli sayesinde ulastigi bilgiyi yorumlama yetenegidir.
Iyiye dogru bir degisim ile oldugumuzdan daha iyi olabilmek bizim elimizde. Bunun icin yapmamiz gerekense yasantimizda degismesi gerekenlerin farkina varmamiz.
Ustaca Yasamak, mis gibi yasamayi reddeden bireyler icin tüketim bilincinden, zaman yönetimine, dogru planlamadan, es secimine, odaklanmaktan özgürlük kavramina dek sizi kendi icinizde derin bir yolculuga cikariyor ve mevcut durumunuzun tahlilinden baslayarak hayallerine ulasmaniz icin ihtiyaciniz olan receteye, farkindalik bilincinize odaklaniyor.
