Read more
15 Kasim 1920 tarihinde Sivastopolün Kizil Ordunun yönetimine gecmesinden birkac gün önce Kirimdan kalkan son gemilerle Istanbula dogru yola cikan Avercenko, Istanbuldan Praga süren yolculugunu özgün alayci bir üslupla aktararak, yasaminin bir yilini gecirdigi Istanbula dair izlenimlerini Bir Safin Notlarinda kaleme almistir.
Devrim öncesi eserlerinde mizahi gülmek ve güldürmek icin kullanan yazar, göc sonrasi dönemde bunu bir anlatim araci olarak kullanmistir. Grotesk mizahi ve hicvinin konusu yazarin kendisi ve Rus göcmenlerin günlük yasamlaridir. Avercenko, Istanbuldaki göcmenlerin hayatlarini, sehir yasaminin ilginc yönlerini, derin gözlem ve düsüncelerini okuyucuya aktarmaktadir. Kitabin ikinci bölümünü olusturan Cekoslovakya hikayeleri, yazarin bir göcmen olarak yurtdisindaki gözlemlerine dayanmaktadir. Eserin son hikaye bölümünü olusturan Kara Güc ise, Devrimin ülke ve yasayanlar üzerindeki yikici etkisini yazarin kendi bakis acisiyla anlatmaktadir.
Rus edebiyatinin mizah ustasi Arkadi Avercenko bu eserinde dil, kültür, yasam gibi pek cok acidan hem Rus tarihinin farkli bir yanini gözler önüne sermekte hem de Rus göcmenlerin hüzün ve acilarini ince bir mizah ile okuyucuya aktarmaktadir.
