Read more
Islam Dünyasinda bin yildir mutlak hükümranlik kuran Ehl-i Sünnetin insanin yaraticiligini inkari, Islam Toplumlari acisindan pratikte cok kötü sonuclar dogurmustur. Cünkü insanin iradesinin ve buna bagli olarak yaraticiliginin kisitlanmasi Islam Toplumlarini tabiatiyla önce pasiflige, bunun bir sonucu olarak da baska milletlere bagimli olmaya sürüklemistir. Zira yaraticilik demek ayni zamanda üreticilik demek oldugundan; insanin yaraticiliginin inkari, basta düsünce, sanat, bilim ve teknoloji olmak üzere her türlü üretimden geri kalinmasi ve dolayisiyla Müslümanlarin üreten toplumlara bagimli olmalari sonucunu dogurmustur. Günümüze de bakildiginda cok aciktir ki; üreten toplumlar fikr, ilm, iktisad, siyas, asker ve diger her alanda üretmeyen ya da az üreten toplumlardan cok daha güclüdürler ve onlara tahakküm etmektedirler. Cünkü basta düsünce ve bilgi üretmek ve tabi ki bunlari kullanmak son derece önemli bir güctür ve bunlari üretmeyen toplumlar her zaman üretenlerin boyundurugu altinda yasamaya mahkm olurlar. Bu konuda sözü uzatmaya gerek olmayip dünyanin halihazirdaki durumu ortadadir.
u bir hakkattir ki; bir toplumda ehliyet ve liyakat ile adalet ve hakkaniyet ilkeleri yok olmussa eger bu, o toplum icin helak anlamina gelmektedir. Nitekim Kuranda helak edildikleri haber verilen toplumlarin kissalari incelendiginde, bunun en önemli sebebinin Hak ve adaletten ayrilmalari ve zulme gömülmeleri oldugu görülecektir. Dolayisiyla bugün Islam Dünyasinin helak sürecini yasiyor olmasinin sebeplerini disarida degil, kesinlikle toplumun bizzat ic yapisinda ve inanc kodlarinda aramak gerekmektedir. Iste bu kitabin yazilis amaci da haddizatinda kuru mezhep tartismalari ve gereksiz itikad polemikler yapmak olmayip, Islam Toplumlarinin icinde bulundugu bu meln ve mesm duruma dikkat cekmektir ki; belki bir inzar veya bir intizar olur