Read more
Is adami karari ilkesi business judgment rule, yönetim kurulu kararlarina mahkemeler tarafindan müdahaleden mümkün oldugunca kacinilmasi gerektigi kabulüne dayanmaktadir. Bu yaklasimin gerekceleri arasinda, ticari faaliyetin zaman baskisi altinda ve ancak, o anin mümkün kildigi bilgilerle sinirli bir degerlendirme neticesinde alinabildigi ve bu kararin sonuclarinin tamaminin, karari alanlar tarafindan öngörülmesinin mümkün olmadigi görüsü yer almaktadir. Buna göre, yönetim kurulu üyelerinden beklenmesi gereken, her zaman sirket icin mutlaka en yerinde karara ulasmalari degil; karar alma sürecindeki yükümlülüklerini yerine getirmis olmalaridir. ABD hukuku kaynakli bu ilkenin, basta Almanya olmak üzere, diger bircok ülke tarafindan da birbirinden farklilasan esaslar üzerinden uygulandigi görülmektedir. 6102 sayili Türk Ticaret Kanununun Gerekcesinde m. 3691 yer verilen, tedbirli yönetici ölcüsü, isadami karari business judgement rule verilebilecegini kabul eder ve riskin bundan dogdugu hallerde üyenin sorumlu tutulmamasi esasina dayanir., aciklamasi, konunun Türk hukuk ögretisinin de gündemine daha yogun bir sekilde dahil olmasina imkan tanimistir. Bununla birlikte, ilkenin Türk hukukunda uygulanabilirligi, ögretide henüz üzerinde görüs birligine ulasilamayan konulardandir. Bu cercevede, sunulan calismanin amaci, is adami karari ilkesinin teorik temellerinin, ABD ile Alman hukuk sistemindeki uygulama esaslarinin ve Türk hukukundaki uygulanabilirliginin degerlendirilmesidir.
